Friday, July 9, 2010

Doz 13...

Haydaa cuma ve doz 13 imiş...takılmayalım tabi.

Bugün en sonunda WBC (lökosit) 0.9, ANC 0.6 oldu!!! Özlemcim, gözle sayıyorlarmış, ANC'yi, bu arada...

Anne, kendini, pediküre attı ve 41 yaşında ilk kez, Nehir'in isteğiyle kırmızı ojeleri oldu.

Bu pedikür işi de ilginçleşiyor. Bugün Mahmut'a, "Benim pediküre gitmem lazım" deyince, güldü, haklı olarak, "Lazım? Senede bir giden sen, ne zamandan beri gitmem lazım oldu"...Düşündüm, doğru söyler. Ama ne yapalım, bu ara bana da haller oldu. Herkes gibi olmak istiyorum...mış gibi.

Çıkmaya yakın hemşiremiz geldi, tam eline Nehir'in iğnelerinin üzerini çıkartmak için, temizleyici bez aldı ki...aklıma geldi..."Bizim 15 günde bir aldığımız bir antibiyotik vardı, acaba onu aldık mı?" dedim. Eeee, iğneler çıkınca, yani deaccessed, Nehir'e eziyet, son saniye aklıma geldi. Almamışız. Bir saat ekledik çıkış saatimize ama klinikte geçireceğimiz saat yerine daha iyi oldu. Tabi daha da iyisi, dün akıl etmiş olmam olurdu, veya geçtiğimiz koca bir hafta!!!

Eh, hadi gideceğiz derken, bu kez fellow geldi. Pazar günü kan değerleri için gelmeniz gerekecek, yılın haberiyle güne damgasını vurdu. Ah işte bu haftasonu Westport'a feci darbe olacaktı!!! Bu kez bari pazar akşam olsun diye pazarlık ettik. Olur dediler. Hesap şu. Trombositler hızlı düşüyor. Baktım, üç günde düşüyor, yani pazar sabaha karşı 11bini bulacaklar. Bu da belki bize öğleden sonraya kadar bir boşluk verebilir. Yani 10bin sınır değer. Evet, biraz zorladığımız bir gerçek.

Hemşire yine geldi, "dressing"i tam çıkarmak üzere, bu kez, "Çıkarmadan acaba kan almak için type and cross yaptınız mı?" dedim. Type and cross, her kan alırken yaptıkları kan grubu eşleştirmesi. Anladığım kadarıyla, çok çocuk olunca kan alan, çok hasta, karışıklık olmasın diye, her seferinde yapıyorlar. Ya da bunun gibi bir şey. Ama bunu yapıp sonucu almaları bir saat sürüyor. 72 saat geçerli...Pazar ve pazartesi günü beklememizden kazanalım, hazır borular takılı dedim...Hemşire de iyi niyetli, yaptı.

Tam çıkacakken Nehir bana sıcak geldi. Baktık, 36.4.

Çıktık.

Yani çıkışımız acaip gerilimli oldu, o boruların çıkması faslı..."Son kararınız mı" yı aratmadı.

Peki, bende niye sevinç nidaları yok.

Çünkü RMH'ye geldik ki, Nehir'in 37.7 ateşi var.

Biliyorum. Şaka gibi. Ama biz bunu daha önce yaşadık. Çıktıktan üç saat sonra geri dönüş rekorumuz var. Bilmiyorum. Üzgünüm aslında. Nehir'i temiz havaya götürmeyi, Leyla ile buluşmayı çok istiyorum. Bakalım. Ateşi izliyoruz. Bizden ayrılmayın!

Not: Ha ama yine de bugün asıl beklediğimiz çıkış başladı!!! Ne yapalım demeliyim, bu da geçer, Bir şekilde bugünleri geçireceğiz, ve Nehir'i parka götüreceğiz. Zeynep'çim buna odaklan lütfen...Nasıl, sizi iyi duydum mu?? Doğru. Doğru. Doğru.

1 comment:

  1. Insallah Atesi dusmusdur ve Bu hafta sonu Ailece beraber Mutlu bir sekilde gecirirsiniz .
    Iyi hafta sonlari ve daha daha Mutlu saglikli ve Ailece gecireceginiz Hafta sonlari dilegi ile
    Saglicakla kalin.

    ReplyDelete