Tuesday, July 6, 2010

10.GSCF

Bu sabah kan değerlerinde doktorun tabiriyle, "sluggish", yani ayak sürüyen, ama bir kıpırdanma oldu. Herkesin yüzü güldü. "Bence kök hücre gerekmeyecek, birkaç gün sonra olacak" dedi, sonra da.

Benim de moralim dünden beri iyi. Çünkü Nehir'in halinde olumluya dönüş dün başladı, bugün devam etti. Doktor kan değerlerindeki kıpırdanmaya bağlıyor. Hafiften yemeğe başladı. Nasıl mı?

Dün akşam Nehir'e farklı tad ne olabilir derken, aklıma Üsküdar'dan mantı istemek geldi. Aradım. Kendimi tanıtmadan, mantı ve babaya da etli bamya (!) istedim. 15 dakika sonra paket geldi. Mantı, bamya, derken, bir baktık, köfte ile pilav ve bir de tatlı!! Nehir olduğunu anlamışlar, kendileri eklemiş... Doğrusu bu jest çok güzel oldu. Hem de Nehir iki köfteyi de yedi!! Yani "cuk" oturdu.


Dün gece de ben RMH'de kalınca, sabah gittiğimde, babanın iki gece sonunda hafiften yorulduğu anlaşılıyordu. Baba sabah dinlenmesi için bu kez RMH'ye, ben de Nehir'le etkinlik peşine düştüm. Bugün yine izin aldık, borusuz üç saat. Tam oyun odasına gittik ki, temizlik için kapalı. Biz de odaya döndük. Bugünün eğlencesi, aile odasındaki kahve makinesine bardak yerleştirip, sonra sıcak çukulata düğmesine basıp, içecek almak. Bir de benim için kahve (!) almak oldu. Nehir bayılıyor, bizim gibi olunca. Tabi ben, sıcak çukulata "sıcak" deyip, sonra da o acaip suni (bizim severek içtiğimiz laf aramızda) şeyi döküyorum, Nehir unutunca...

Saat dörde kadar, müzik eşliğinde, sulu boya, yapıştırma, elişi yaptık, makasla kesme...vesaire yaptık. M a ş a l l a h, keyfimiz yerindeydi. Saat dört buçuk gibi Nehir bir anda, bzzzz olunca bir baktım, uyku hali. Geç saat olsa da uyuduk.

Derken bugün "şehre" Gülnurcum gelmişti, bilmeyenler için, Turkish Team ekibinden, yani yıllanmış arkadaşım...Ben onunla buluşmak için çıktım. Gülnur'un gelişi saat dokuzu bulacağı için, hastaneye gelemeyecekti zira. Yarın, Nehir de görecek, inşallah.

Gülnur yol yorgunu diye , ben gideyim dedim, kaldığı yere, ve bir taksiye bindim. Taksici, hemen "Nerelisiniz?" dedi, "Türk" deyince ben, "Nasılsın" dedi, aksanlı, "Siz nerelisiniz" deyince, "Komşuyuz" dedi, biraz sorgudan sonra, laf atma diyelim, hangi komşu falan...Suriyeli imiş. Lafladık. Neden burada olduğumuzu sordu, söyledim. O da anlattı. karısı meme kanseri olmuş, önce Sloan'da tedavi görmüş, sonra kanser geri gelmiş. Presbyterian'da tedavi görmüş....filan filan...Bana akıl verdi, para konusunda. O sırada Gülnur'la buluşacağım noktaya geldik. Para almadı!! "Benim küçük bir katkım olsun" dedi. Ali Bey.

Ne bileyim, iki günde iki tane yardımsever, ince davranış. Nehir'imin gönlüne, talihine katılsın.

Böyle basit, iyi davranışlar bizi insan yapan, bize insanlığı hatırlatan, dünyayı, yaşamı güzelleştiren. Teşekkür ederim.

Sonra da Gülnur'cuğumla bir güzel sohbet ettik, sanki İstanbul'da bir kahve için buluşmuşuz gibi...Benim en naif, en duygulu arkadaşım. Ne iyi ettin!!!

6 comments:

  1. Haberler çok güzel, Zeynep'çim, senin de yüzün gülmeye başlamış, yazılarından belli. Hepinize kocaman Maşallah. Köfteler yarasın güzel Nehir'e. Afiyet olsun, bal şeker olsun.

    Değerler henüz salyangoz gibi minik minik ilerlese de sen bakma, o salyangozlar o kadar sabırlı ve inatçıdır ki, en yüksek, en ummadığın duvarın tepesinde bile çıkıverir karşına. Tıpkı hiç beklemediğin anlarda karşına çıkan, size ufacık da olsa gönülden gelerek destek veren ve moral olan o iyi insanlar gibi. Hiç biri tesadüf değil, hepsini çevrenize siz topluyorsunuz.

    Sevgilerimle

    ReplyDelete
  2. THE STARS ARE ALIGNED FOR OUR ANGEL !!!

    AYD...

    ReplyDelete
  3. Ne guzel soylemis Nurdan. Gercekten de en olmadik yerde karsina cikar salyongozlar. Yasemin bu ara onlari takip ediyor. Ben yanlislikla "sumuklu bocek" deyince de "hayir, onlar sumuklu degil" diyor. :)

    Nehir'imiz basaracak, az kaldi.

    Ne guzel bir zamanlama oldu Gulnur'un gelisi. Kahve molasi eminim cok iyi gelmistir. Ben de cok ozledim sohbetlerimizi, kahve molalarimizi.... Darisi basimiza Zeynep'cim :) Gulnur'a soyle, Nehir'in karsisinda durup uzaktan soyle kocaman sarilsin benim icin. Mahmut'un gonderdigi fotoraftaki gulusun bir baskasi belirsin insallah Nehir'imin yuzunde... Iste o gulus hepinizin moralini yerine getirir, butun yorgunluklari unutturur.

    Birbirinize cok iyi bakin...

    PS. Leyla'ma da ilk goruste bir sarilin benim icin, onu da cok ozledim.

    ReplyDelete
  4. Zaten dun twitter de pide & kofte keyfini okuyunca keyfim bir yerine geldi ki sormayın...benim bile istahim acildi paralel olarak...benim alacagim kilolarda Nehir'in olur insallah...

    Hersey step by step...sonunda yoluna girecek...

    Nehirimin sarildigi bu pozitif enerjiye baksaniza dokunana bulasiyor...
    Ben kocaman bir MAASALLAH diyorum...

    Kendinize ve Nehirime iyi bakın...
    p.s. Dun gece duyduk ki Leyla'nin da keyfi yerindeymis....

    Zeynep the Hala

    ReplyDelete
  5. Zeynep'ciğim,

    Ohhh, şükürler olsun, güzel haberler, güzel anlar, güzel insanlar.... ve sesindeki rahatlama :) Nehir'ciğime MAŞALLAH, o köfteler top top kilo olsun şekerime.

    Tam iyi gün dostu oldum ama son bir haftadır yazmamasam da kalbim hep sizleydi. Sen şimdi beni tatilde sanıyorsundur ama hala okuldayım, bitmeyen ve artık bitmeyeceğini düşündüğüm jürilerle yaşıyorum.

    O kadar çok kahve ve de kahve dedik ki inşallah hep berbaber şöyle boğaza nazır bir şekilde kahvelerimizi yudumlarız :)

    Gülnur'la keyifli vakitler olsun, hepinizi kucaklar öperim.

    Çok sevgiler
    Ayda

    ReplyDelete
  6. Aydacım, doğru...valla uzaklara yelken almışsındır çoktan diyordum, şaşırdım hocam!

    ReplyDelete